Kendinizi nasıl onaylıyorsunuz?
Anne, baba, eş, dost onayları dışında bu onayı içinizde nasıl oluşturuyorsunuz? Bir adım daha ileri gidelim, saydığımız kişilerin onayı olmadığında ne yapıyorsunuz?
Hangi nedenlerden dolayı onaya ihtiyaç duyduğumuz önemlidir. Yakın ya da uzak çevremiz ile doğru ve yanlışlarımız uyum sağladığı sürece sorun yaşamayız. Sorun bizim doğrumuz ile yakın çevremizin doğruları uyuşmadığında ortaya çıkar. Peki, böyle zamanlarda onayı nasıl alacağız?
Genel eğilim, izin almak şeklinde oluyor. Sevdiklerimizin onayı olmadan hareket etme, seçim yapma ya da istediğimiz şeyi gerçekleştirme hakkı görmüyoruz kendimizde. Bu davranışın temelleri elbette çocukluğumuzda yaşadıklarımızla bağlantılı. Anne babasının sınırlarından sağlıklı bir biçimde çıkmayı öğrenemeyen, bu sınırlardan çıkmak istediğinde çok katı tutumlarla karşılaşan kişiler yetişkin olduklarında da aynı tavıra devam ediyorlar. Çocukken bu sınırları zorladığında yaşadığı kaybetme korkusunu ve acıyı yetişkin olduğunda da yaşamaya devam ediyor.
30 yaşlarına gelmiş ve anne babasıyla yaşayan yetişkinler, mutsuz bir evlilik sürdürüp boşanmayı düşünemeyen kişiler, kendi istediği kişi ile ailesine uygun olmadığı için evlenemeyenler, mutlu olacağı mesleği onaylanmadığı için seçemeyenler. Kısaca hayatlarına kendi izlerini çizemeyenler.. İçlerindeki çocuk cezalandırılmaktan, sevilmemekten, anne babayı kaybetmekten korkuyor ve onlar bu korkuları yaşamamak için sevdikleri kişilerden onay almaya çalışıyorlar. Yakın çevreleri de mutlu olsun, onların seçimine saygı duysun diye çaba harcıyorlar.
Sorun şu ki o onay hiçbir zaman gelmeyecek.
Burada bir yol ayrımı söz konusu. Çizgi filmlerde olan yol ayrımlarını düşünmenizi istiyorum. Filmin kahramanı bir yol ayrımına gelir , iki farklı tabela iki farklı yolu işaret etmektedir. Bir yol hayatınızda yapmak istediklerinizle ilgili sürekli onay almak durumunda kalacağınız, tek başınıza karar veremeyeceğiniz ve sürekli sizden önce bir dolu önceliğiniz olan bir yol olsun. Yapmak istediğiniz şeye önce anneniz, babanız, eşiniz, arkadaşınız izin versin ki ondan sonra yapabilin. Diğer yolda sizin yapmak istedikleriniz olsun. Eğer kendinize izin verirseniz, kendinizi onaylarsanız yapmak istediklerinizi denemeye hakkınız olsun. Denemelerinizin sonucu çok önemli değil bu yolda siz istediğiniz şeyleri denediğiniz için bile mutlusunuz. Kendiniz olmayı seçtiğiniz, kendiniz olmaya cesaret ettiğiniz için gururlusunuz. Hayatınızdaki kişiler sizi seviyor ve yaşam şeklinize saygı duyuyorlar.
Hangi yolu seçerdiniz? İkinci yolu seçmek elbette kolay değil. Kişinin kendi doğrularını bulması ve bu doğrulara kendi onayını vermesi cesaret isteyen bir duruş. Onay almaya çalışmak, onay gelmediğinde kadere kısmete bağlamak ve seçimin getirdiği sorumluluğu almadan yaşamak çok daha kolay.
Psikolojik destek almaya karar veren kişiler genelde öncesinde ilk yolu seçmiş ve sonrasında yolunu değiştirmeye, büyümeye karar vermiş kişiler oluyor. Ve içine girdikleri destek sürecinde kendi isteklerini bulmayı ve onları sahiplenmeyi öğreniyorlar. Onaylarını içsel olarak kendileri verip hayatlarına kendi izlerini bırakıyorlar. Kısaca birey olmayı öğreniyorlar.
İlk yolu seçen ve yoldan çıkmak isteyenler…Yol ayrımlarına dikkat edin. Her ayrımda yapacağınız seçim sizi birey olmaya götürebilir.
Psk.Dan. Yeliz ŞEN
...